Periferik Damar Ameliyatları
Halk arasında damar sertliği olarak da bilinen ateroskleroz, vücuttaki tüm atardamarları etkileyen bir durumdur. Damarlardaki bu bozulma pek çok faktörden etkilenir. Cinsiyet, ileri yaş, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, sigara kullanma, kan yağlarında artış, aşırı kilo bunlardan bazılarıdır. Damarlardaki bozulma erken yaşlarda başlarsa da, darlığın kritik seviyeye ulaşarak kişiyi rahatsız etmesi genellikle orta ve ileri yaşlarda gözlenir.
Aterosklerozdan etkilenen bacak atardamarları zaman içinde daralır ve bazen de tümüyle tıkanırlar. Bu darlık ve tıkanmanın uzun bir süreçte gerçekleşmesi, kılcal yan damar bağlantılarının gelişimine izin verdiğinden çok ileri vakalar dışında genellikle gangren ve bacak kaybı gözlenmez. Hastalar yürüme ve merdiven çıkma gibi aktiviteler sırasında ağrıdan yakınırlar. Ağrı, bir süre dinlenmekle geçer. Ağrısız yürünebilen mesafenin giderek kısalması damardaki darlığın arttığını gösterir.
Bacak atardamarı hastalıklarında darlığın yeri ve derecesine göre farklı tedavi alternatifleri vardır. Çok sınırlı bir bölgede olan darlıklarda kasıktan ilerletilen bir iğne ile damarın balonla genişletilmesi ve bir stentle yeniden daralmanın engellenmesi çoğu kez yeterli olur. Öte yandan, çok ilerlemiş damar darlıklarında karın içindeki ana aort atardamarından kasıklara ve bazen de dizlere kadar uzanan suni damarlar yerleştirmek gerekebilir. Kasık düzeyinin altındaki darlıklarda suni damar yerine mümkünse hastanın kendi toplardamarları kullanılır.
Tüm bu operasyonlarda amaç, ağrıyı ortadan kaldırmak, yürüme mesafesini uzatmak ve ileride gelişebilecek olası uzuv kaybını önlemektir.
