Koroner ByPass Ameliyatı

Koroner ByPass Ameliyatı

Koroner  Bypass Ameliyatı Nedir?

Koroner damarlar kalbi besleyen damarlardır. Bu damarlardan biri ya da bir kaçının daralması ya da tıkanması sonucu, kalbe yeteri kadar kan gitmeyeceği için göğüs ağrısı ve kalp krizi gelişir.

Koroner bypass ameliyatı bu tıkalı damarların besleyemediği sahayı vücudun başka yerlerinden alınan damarlarla beslemek için yapılmaktadır. Günümüzde erişkinlerde yapılan açık kalp ameliyatlarının % 80’inden fazlası koroner bypass ameliyatlarıdır.

Bunu gerçekleştirmek için göğsün iç kısmında bulunan bir atar damar (IMA), kol atardamarı (radial arter) ve bacak toplardamarı (safen veni) kullanılır. Bu damarların bulundukları yerden alınmalarının hiçbir zararı yoktur. 

Alınan bu damarlar hastalıklı damarların tıkalı ya da daralmış bölümlerinin ilerisine kan taşımak için kullanılır.

Böylece kalbe giden kan miktarı artmış olur. Kalp yeterli miktarda kana kavuşunca göğüs ağrısı kaybolur, kalp krizi geçirme riski büyük oranda ortadan kalkar. 

Koroner bypass ameliyatı niçin yapılır?

Kalbimiz vücudumuzun motorudur. Tüm motorlar gibi çalışabilmesi için enerjiye yani yakıta ihtiyacı vardır. Bu yakıtı kanın içindeki maddelerden sağlar. Kalbi besleyen damarların daralması ya da tıkanması motorun verimsiz çalışmasına (göğüs ağrısı), arızalanmasına (kalp krizi) ve sonunda durmasına (ölüm) neden olur. Koroner bypass ameliyatının amacı kalbe yeteri kadar kan sağlayarak bu risklerin önüne geçmektir.

Ameliyat olmam şart mı, ilaç ya da başka bir yöntemle iyileşemez miyim?

Kalp hastalıkları uzmanları ve kalp cerrahları önce koroner anjiyografiyi birlikte izlerler. Sonra yıllar içinde birikmiş mesleki tecrübeleriyle, tüm dünyada kabul görmüş uluslar arası bilimsel kriterleri dikkate alarak hasta için en doğru olduğuna inandıkları ortak kararlarını bildirirler. 

Kalp damarlarındaki darlıklar hafif ve orta seviyede olduğunda, koruyucu ilaçlar verilerek hasta belli aralıklarla izlenir. Kalp damarlarındaki darlıklar belli bir oranın üzerinde ise ve balon+stent işlemi ile genişletilmesi uygun değilse, tedavi için tek seçenek ameliyattır. 

Hemen ameliyat olmak zorunda mıyım, ne kadar geciktirebilirim?

Koroner bypass ameliyatına karar verildiğinde hastaya ameliyatının acil, öncelikli veya elektif (acil olmayan) olduğu söylenir. “Acil” tanımı çoğu zaman hastanın derhal ameliyata alınması gerektiğini belirtir. “Öncelikli” ifadesi, hastanın tercihan ilk mesai günü diğer ameliyatların önüne alınması demektir. Acil olmayan ameliyatlarda böyle bir zaman kısıtlaması olmamakla birlikte, ameliyatı kabul ettiğinde hasta için mümkün olan en yakın tarih planlanmalıdır. Çünkü çoğu durumda ameliyatın riski, beklemenin riskinden azdır. Ameliyat için uygun olmayan gün, sezon ya da mevsim söz konusu değildir.

Damarlarımın ameliyatsız açılması hiç mi mümkün değil?

Bizler de, aynı sizin gibi bypass ameliyatı yapmadan açılabilecek damarlar için ameliyat yapmak istemeyiz. Kalp hastalıkları uzmanları tüm tecrübe ve yeteneklerini kullanarak ameliyata gerek kalmadan damarınızı açmaya çalışırlar. Ne yazık ki, bu her zaman mümkün olmaz. Eğer plak dediğimiz yapı damarı bütünüyle tıkamış ise balon anjioplasti ve stentleme yöntemiyle açılması mümkün değildir. Bazı hallerde damardaki darlığın yeri bu işlemi tehlikeli hale getirebilir. Bir damar açılırken yakınındaki bir başka dala zarar vererek kalp krizine yol açabilir. Bazen de çok sayıda damarda ve birden fazla yerde darlıklar vardır. Bu gibi durumlarda hasta için en doğru seçenek koroner bypass ameliyatıdır.

Kalp ameliyatının riski var mı?

Hayattaki her şeyde olduğu gibi, ameliyatların da riski vardır. Koroner bypass ameliyatlarında hastanın ilave risk faktörü (ileri yaş, kalbin kasılma gücünün aşırı düşük olması, insülin bağımlı şeker hastalığı, aşırı şişmanlık, vb) yoksa ameliyat riski %1’in altındadır. Kalbi durdurmadan yapılan ameliyatlarda bu risk biraz daha azalır. Hastanemizde bypass ameliyatlarının %85-90’ı çalışan kalpte yapılmaktadır. İlave risk faktörleri varsa ameliyatın tahmini riski doktor tarafından hesaplanarak ameliyat öncesinde hastaya bildirilir. 

Öte yandan ameliyatın riski dikkate alınırken ameliyat olmamanın riski genellikle göz ardı edilir. Hastaneye başvurmaya neden olan şikayetler çoğu kez bir kalp krizinin ön habercileridir. Sadece bu riskle ne zaman karşılaşılacağı kesin olarak belli değildir.

Ameliyatım bulunduğum yerde yapılabilir mi? Başka bir hastaneye veya şehre gitmeli miyim?

Hasta ameliyat olacağı hastaneyi ve doktoru seçmekte özgürdür. Özellikle taburcu olduktan sonraki ilk günlerde -nadiren de olsa- istenmeyen bir durumla (yara yerinde açılma, enfeksiyon, kanama,vb.) karşılaşmanız halinde, ameliyatınızı gerçekleştiren doktorunuza çabuk ulaşabilmeniz erken müdahale açısından büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle; güvendiğiniz, ameliyat sonrası dönemde de kontrollerinizi rahatça yaptırabileceğiniz, gerektiğinde kolayca ulaşabileceğiniz bir hastane ve hekim seçmenizi öneririz.

Özel Konya Farabi Hastanesi yüksek riskli hastalar dahil, her türlü kalp ameliyatını yüksek başarı oranı ile gerçekleştirebilmesiyle bilinen bir merkezdir. Kalp ameliyatı için başka şehir tercihinin nedenleri çoğu kez sosyal ve psikolojiktir.

Şeker hastasıyım, yaralarım iyileşmez diyorlar!

Şeker hastalığı kalp damarlarını en çok etkileyen ve bypass ameliyatına ihtiyaç gerektiren durumdur. İnsülin kullanan hastalarda kan şekeri düzeyinin iyi kontrol edilmemesi yara iyileşmesini geciktirebilir. Ancak itinalı bir kan şekeri takibi ve uygun tedavi ile bu risk çok düşüktür. Günümüzde bypass ameliyatı uyguladığımız hastalarımızın büyük bir kısmı şeker hastasıdır. Dikkatli bir kan şekeri kontrolü ile bypass ameliyatlarında ciddi infeksiyon oranı % 2´nin altındadır. Özetle, şeker hastalarının kalp ameliyatı olamayacağı veya yaralarının iyileşmeyeceği çok abartılı bir ifadedir.

Ameliyatımın göğüs açılmadan daha küçük bir kesiyle yapılması mümkün değil mi?

Bypass ameliyatlarında tüm dünyada en yaygın kullanılan standart yöntem göğüs kemiği açılarak tüm hastalıklı damarların değiştirilmesidir. Göğüs kemiğinin açılmasının riskli olduğu çok nadir hallerde daha küçük kesilerden bypass yapılabilir. Ancak bu durumda tüm damarlara bypass yapmak çoğunlukla mümkün olmaz. Onun yerine en kritik bir (nadiren iki) damara bypass yapılır. Öte yandan küçük kesilerden bypass yapmaya çalışmak ameliyat süresini uzatmakta ve bypass kalitesini olumsuz etkilemektedir. Göğüs kemiğini kesmenin gerçekten riskli olabileceği çok küçük bir hasta grubu dışında, bu tür ameliyatlar reklam ve bilimsel şov amaçlıdır. Standart ameliyata üstünlüğü ise yoktur veya çok sınırlıdır.

Ameliyatta yapılan göğüs kesisi

Kalp ameliyatının yapılabilmesi için, kalbin içinde bulunduğu göğüs boşluğunun açılması gerekmektedir. Bunun için göğüs kemiği motorlu bir testere ile uzunlamasına kesilir ve ameliyatın bitiminde çelik tellerle dikilir. Çelik tellerin vücutta kalması kişiye hiçbir rahatsızlık vermez ve bir soruna yol açmaz.

Göğüs kemiğinin dikilmesinden sonra üzerinde bulunan kaslar ve deri de sırayla ve kat kat dikilir. Bu sırada kullanılan dikişler vücut tarafından zaman içinde eritildikleri için alınmalarına gerek yoktur. Ancak, göğse yerleştirilen tüplerin vücut dışında görülebilen dikişleri hasta  taburcu olduktan 7-10 gün sonra yapılacak ilk kontrol sırasında alınacaktır.

Çok nadir olmakla beraber bu bölgede iltihap gelişebilir. Eğer göğüs kesisi üzerinde kızarıklık, şişlik veya akıntı gözlerseniz derhal doktorunuzla irtibata geçiniz. 

Kol atardamarı (radial arter)

Çoğu kez hastanın birden fazla damarı tıkalı olduğu için göğüs içinden alınan damar yeterli olmaz. Bu yüzden kolun dirsek ile bilek arasındaki iki atardamarından biri de alınır. Koldaki iki atardamardan birinin alınması kolun beslenmesini bozmaz ve kullanılmasına engel olmaz.

Nadiren, kol atar damarı alınırken çok yakınında bulunan bazı sinirler zarar görebilir. Bu durum başparmakta uyuşukluk ile kendini belli eder, fakat kişinin parmağının hareketlerini engellemez. Sinir hasarının durumuna göre nadiren bu uyuşukluk kalıcı olabilir. Bu durumun kişiye zararı yoktur. 

Bacak toplardamarı (safen veni)

Çoğu kez hastanın atar damarları yeterli veya uygun olmaz ve bacak toplar damarları da ameliyatta kullanmak üzere alınır. Bacak kesisi genellikle ayak bileğinden başlar ve yukarı doğru uzanır. Kesinin uzunluğu, bir ya da iki bacakta oluşu ameliyatın büyüklüğü ile ilgili değildir. Bir başka deyişle daha uzun bacak kesisi olanların daha ağır bir ameliyat geçirdikleri söylenemez. Cerrah, ameliyatın başarısı için alınan uzun bir damarın en uygun kısmını kullanmak isteyebilir. 

Tüm kesilerde olduğu gibi bacak kesisi de ağrıya yol açabilir. Bunda korkulacak bir durum yoktur ve bir süre ağrı kesici kullanılması yeterli olacaktır. Göğüs kesisinde olduğu gibi, bacak kesisinde de kızarıklık, akıntı veya dikişlerin ayrılması söz konusu olursa derhal doktora başvurulmalıdır.

Toplar damarın alındığı bacakta hafifçe şişme sık görülen bir durumdur. Bacaktaki diğer toplar damarlar yeni duruma alışarak, çıkartılan damarın görevini üstlenince şişme zaman içinde azalacak ve kaybolacaktır. Bu düzelme genellikle birkaç ay içinde gerçekleşir. 

Bacaktaki şişme sabah saatlerinde az iken akşama doğru artış gösterir. Bu nedenle gece yatarken damar alınan bacağın altına birkaç yastık yerleştirerek yükseltmek şişmeyi azaltacaktır. Bu sırada bacağın dizden bükülmemesine dikkat edilmeldir. Sabah yataktan kalkmadan basınçlı destek çorabını giyilmesi günün daha rahat geçirilmesini sağlayacak ve şişliği azaltacaktır. Çorabı giyerken hastanın bir yakınından yardım alması yararlı olabilir. Çorabın kat yapmamasına dikkat edilmelidir. Varis çorabı gece yatarken çıkartılabilir. Çorabın en az iki ay kullanılması gerekir. 

KALP AMELİYATI SONRASI YAŞAM  

Hastaneden taburcu olma ve  eve  dönüş

Ameliyattan sonra hastanın evine dönmesi için ambulansa ihtiyaç yoktur. Özel araç ile yolculuk yapılabilir. Ancak şehir dışına çıkılacaksa sık sık mola vermek ve bacaklarını hareket ettirmek yararlı olacaktır. Ameliyattan sonra ğöğüs kemiği tam olarak kaynayana dek  hastaların bizzat araç kullanmamaları gerekir, bu süre yaklaşık iki aydır.

Ameliyat sonrası hasta taburcu olup evine döndüğünde, dost ve yakınları “geçmiş olsun” demek için ziyarete gelmek isteyeceklerdir. 

Taburcu olduktan sonra hastanın yorulmaması şartıyla ziyaretçi kabul etmesinde bir sakınca yoktur. Yakınlarla görüşmek moral kazanmayı ve hastalık stresini daha çabuk atmayı da kolaylaştırabilir. Ancak ziyaretler kısa tutulmalı, grip gibi bulaşıcı hastalığı olanlar ziyarette bulunmamalıdır. Sabit telefon veya cep telefonu ile görüşülmesinde sakınca yoktur. Ancak, uzun telefon görüşmelerinin de ziyaret gibi hastayı yorabileceği unutulmamalıdır.

Ameliyattan sonra neler yapılmalı 

Ameliyattan sonra vücudun eski temposuna dönmesi zaman alabilir. Bazı günler kişi kendini iyi hissederken, bazı günler biraz halsiz ve bitkin hissedebilir. Uykusuzluk, sinirlilik ve  keyifsizlik olabilir. Tüm bunlar birkaç hafta içinde azalarak kaybolacaktır. Bu duygu ve düşünceler çok rahatsız edici olursa doktora bildirilmelidir.

Ameliyattan sonra hafif egzersizler yapılması ve bunun zaman içinde giderek artırılması iyileşmeyi hızlandıracaktır. Önce ev içinden başlayarak kısa yürüyüşler yapılabilir. Zamanla yürüme mesafesini artırarak, hava uygunsa ev dışında yürüyüş yapılabilir. Merdiven çıkmak gerekirse bu yavaş yavaş ve her katta dinlenerek yapılmalıdır.

Ameliyattan sonra ağrı olur mu ?   

Ameliyattan sonra zaman zaman sırtta, omuzda, boyunda, göğüs kemiği üzerinde ve göğsün sol kısmında sızlama veya ani bıçak saplanır tarzda ağrı olabilir. Kalp ameliyatında sonra bu tür ağrıların olması normaldir ve basit ağrı kesicilerle geçerler. Bu tür ağrılar ameliyatın başarısız veya yetersiz olduğu anlamına gelmez. Bir süre sonra ağrılar kaybolacaktır. 

Ameliyat sonrası hastalar bir süre kalp atışlarını hissedebilirler bu durumdan endişe edilmemelidir.

Uyku

Hastalar gündüz hiç bir hareket yapmaz ve uyursa gece uykusu zorlaşacaktır. Bu nedenle gündüz kendilerini yormadan aralıklı olarak yürüyüş yapmakgece daha rahat uyumayı sağlar.

Rahat uyumak için gerekirse yatmadan önce bir bardak az yağlı süt ve bir ağrı kesici alınabilir.

Göğüs kemiğinin iyileşmesi

Ameliyat sonrası göğüs kemiğinin tam olarak iyileşmesi için 6-8 hafta gerekir ve tüm kemiklerin iyileşmesinde olduğu gibi yaşlılarda bu süre biraz uzayabilir. 

Bu süre içinde göğüs kemiğinin düzgün olarak kaynaması için yatakta yan yatmamanız ve ağırlık kaldırmamanız çok önemlidir. Şeker hastalığı, kemik erimesi, aşırı kilo gibi risk faktörleri varlığında doktorunuz ameliyattan sonra kullanmanız için göğüs korsesi verecektir. Korseyi doktorunuzun önerdiği şekilde kullanmak göğüs kemiğinin iyileşmesini kolaylaştırır, öksürme sırasında oluşabilecek ağrıyı azaltır.

İyileşme döneminde nefes alırken göğüs kemiğinde bir hareket fark eder, ya da bir ses duyulursa derhal doktora baş vurulmalıdır

Göğüs kemiğinin  iyileşmesini kolaylaştırmak için ameliyattan sonraki 2-3 ay içinde 5 kg. dan daha ağır eşyaları kaldırılmamalı, küçük çocukları kucakta taşınmamalı, olabildiğince yan yatılmamalı ve araç kullanılmamalıdır.

Ne zaman banyo yapabilirim?

Ne zaman isterseniz! Koroner bypass operasyonu geçiren hastalar taburcu olup hastaneden evlerine döndüklerinde banyo yapabilirler. Bu süre içinde ameliyat kesileri yeterince iyileşmiş olacaktır. Banyo yapmanın ameliyat kesilerine zarar vereceği düşüncesi tamamen yanlış ve yersizdir.

Ameliyat sırasında göğse yerleştirilen tüplerin bağlandığı siyah kalın iplikler henüz alınmamıştır. Bunlar banyo yapılmasına engel olmazlar. Taburcu olduktan sonraki ilk günlerde hastalar kendilerini halsiz hissedebilecekleri  için banyo sırasında yardım edecek bir yakının bulunmasında yarar vardır.

Çok sıcak olmayan suyla, keselenmeden, yumuşak bir süngerle sabunlanarak banyo yapılması yeterli olacaktır.

Günlük işlerime ne zaman başlayabilirim?

Hastalarımız evlerine döndüklerinde giyinmek, saç taramak, diş fırçalamak, traş olmak gibi kişisel bakımlarını ve basit işleri yapabilirler. 

Bunun yanı sıra ilk iki hafta içinde kendilerini iyi hissettikleri zamanlarda hafif işler yaparak vakit geçirebilirler. 

Örneğin;

Ev içinde yürüyüş,evde bedensel güç gerektirmeyen küçük tamir işleri yapmak, hanımların örgü, dantel gibi el işleri yapmaları, gazete okumak, bulmaca çözmek, basit tamir işleriyle ilgilenmek,

Öte yandan göğüs kemiğinde oynamaya neden olabilecek veya kişiyi fazla yoracak güç gerektiren aşağıdaki işler en az iki ay süreyle yapılmamalıdır.

Mobilyaların yerini değiştirmek, elektrikli süpürge ile temizlik yapmak, cam silmek, bahçede veya tarlada çalışmak, yer silmek, kucakta çocuk taşımak,çim biçmek, motorlu araç kullanmak

Cinsel yaşam

Açık kalp ameliyatından sonra hemen herkes cinsel yaşamıyla ilgili endişelere duyar, ama bunlar çoğu kez yersizdir. Cinsel ilişki yaklaşık iki kat merdiven çıkmaya eşit enerji harcamaya neden olur, bu da ciddi bir yorgunluk getirmez. Öte yandan ameliyattan sonra kalp damarlarında kan akışı artmış olduğu için kalp daha güçlü çalışır.

Ameliyattan 4-6 hafta sonra cinsel ilişkide bulunmanın bir sakıncası yoktur. Ancak aşağıdaki önerilere dikkat etmek yararlı olur.

Göğüs kemiği tam olarak iyileşene dek tek omuz veya kola ağırlık vermekten, göğüs kafesini zorlayan pozisyonlardan kaçınılmalıdır.

Yemekten hemen sonra, yorgun veya ruhsal olarak gergin olduğunuzda cinsel ilişkiye girilmemelidir. 

Ameliyattan sonraki ilk ilişki deneyimi ruhsal gerginlikten dolayı başarısızlıkla sonuçlanabilir. Endişelenmek gerekmez, bu geçici bir durumdur ve bir süre sonra düzelecektir.

Sigara içebilir miyim?

Asla! Kalp ameliyatından sonra sigara kullanılması kesinlikle kabul edilemeyecek bir durumdur. İçilen her sigara kalp damarlarına zarar vermektedir. Bypass ameliyatında kullanılan damarlar da sigaradan etkilenerek zaman içinde daralır veya tıkanabilirler. Bu nedenle hastalarımız sigara içmediği gibi, sigara içilen kapalı ortamlardan da uzak olmalıdırlar. 

Araştırmalar koroner bypass ameliyatından sonra sigara kullanmayanların kullananlara göre daha uzun ve daha rahat yaşadığını göstermektedir. 

Şu asla unutulmamalıdır. 

Kişinin kendisine ve kalbine yapabileceği en büyük kötülük sigara kullanmaktır.

Ameliyattan sonra kilo vermem gerekir mi?

Hastalar taburcu olurken çoğu kez ameliyat öncesi kilolarında olurlar. Kilosu normal olan hastaların bu kilolarını korumaları, fazla kilolu hastaların ise doktorun önerdiği kadar kilo vermesi günlük yaşamı kolaylaştırır ve kalbin korunmasına yardımcı olur. Fazladan her kilo, kalbin yükünün artması demektir.

Kilo vermek gerekiyorsa doktorun önerdiği şekilde ve bir diyetisyenden destek alarak yapılmalıdır.  Bilinçsiz bir rejimle hızla kilo vermek hem kalbi yorar, hem de verilen kilolar kısa sürede geri alınır.

İş yaşamına ne zaman dönebilirim?

Pek çok insan kalp ameliyatından sonra çalışamayacağını düşünür. Oysa bu doğru değildir. Hastalarımız kısa süren iyileşme döneminden sonra işlerine geri dönebilirler. Bu dönem kişiden kişiye değişmekle birlikte genellikle hastalar ameliyattan bir - iki ay sonra işlerine dönebilirler. Kişi kendisini işine dönecek düzeyde iyi hissettiğinde doktoru ile görüşerek işe başlayabilir. 

Tabii nasıl bir iş yapıldığı da önemlidir. İşyerinde özellikle ilk günlerde çok yorulmamalı, zaman zaman kısa dinlenme araları verilmelidir. Eğer ağır bedensel güç gerektiren bir işte çalışılıyorsa bu durum doktora bildirilmelidir. 

Ameliyattan sonra deniz kenarına, yaylaya veya kaplıcaya gidebilir miyim?

Deniz kenarına veya yaylaya gidilmesinde bir sakınca yoktur. Ancak güneş altında durmamaya ve susuz kalmamaya dikkat edilmelidir. Aşırı sıcak ve soğuktan kaçınılmalıdır. Deniz ve özellikle havuz suları kirli olabileceklerinden ameliyat sonrası ilk 6-8 hafta denize veya havuza girilmemelidir. Kaplıcanın sıcak ortamı hem kalbin çalışmasına hem de damar alınmış olan bacağa zarar verebileceğinden önerilmemektedir.

İbadetlerimi yapabilecek miyim?

Hastalarımız taburcu olduktan sonra evlerinde ibadetlerini yerine getirebilirler. İlk günlerde namazını oturarak kılabilir, dinimizin hasta ve yaşlılara tanıdığı ruhsatlardan yararlanabilirler. Kendilerini iyi hissettiklerinde toplu ibadetlere katılabilirler. 

Kalp ameliyatı olan kişilerin günün değişik saatlerinde almak zorunda oldukları çeşitli ilaçlar bulunduğundan oruç tutmaları önerilmez. Buna rağmen ameliyattan sonraki yıllarda mutlaka oruç tutmak isteyenler, doktorları ile görüşmeli ve ilaç saatlerinin oruca göre ayarlanmasını sağlamalıdırlar. 

Hacca gitmeyi planlayanların ameliyattan en erken 3 ay sonra yola çıkmaları uygun olur. 

Hastalarımıza sağlıklarını korumanın da dini bir görev olduğunu ve yüce yaratıcının kullarını sağlıklarına zarar verebilecek bir ibadetle mükellef tutmadığını hatırlatmak isteriz.

Başka bir ameliyat olmam gerekirse;

Koroner bypass ameliyatı olmuş bir kişinin ilerde başka rahatsızlıklardan dolayı ameliyat olması gerekebilir. Kalp ameliyatı geçirmiş olmak daha sonra yapılacak diğer ameliyatları zorlaştırmaz. Böyle bir durumda doktora daha önce kalp ameliyatı geçirildiği söylenmelidir. Doktorunuz gerek görürse kalp ameliyatınızı yapan cerrahla da görüşerek sizin için en doğru kararı verecektir.

Yemeklerimde nelere dikkat edeceğim? 

Damar sertliği olarak da bilinen koroner kalp hastalığı ilerleyici bir hastalıktır. Yiyeceklere dikkat edilmez; unlu, şekerli, tuzlu ve yağlı yiyeceklerle beslenilirse zaman içinde diğer damarlarda da daralma veya tıkanmalar gelişebilir. 

Kalp için en uygun diyet taze sebze ve meyvelerden zengin; katı yağlardan, şeker, un ve tuzdan fakir bir diyettir. Zaman zaman arzu edilen yağlı veya şekerli yiyecekler az miktarda yenebilir ama bu alışkanlık haline gelmemelidir.

Ameliyattan sonra daha sağlıklı ve uzun bir yaşam için aşağıdaki diyet önerilerine titizlikle uyulmalıdır..

Sağlıklı bir yaşam için,

İdeal kilonuzu korumalı, eğer kilo fazlanız varsa bunu zaman içinde vermeye çalışmalısınız. Daha az yiyiniz ve daha çok hareket yapınız.

Yediğiniz ekmek, makarna, pilav, hamur işleri, patates ve şekerler vücudunuzda yağ olarak depolanırlar. Bu tür gıdaları olabildiğince azaltınız.

Sanılanın aksine şeker, un ve tuz, kırmızı etten ve yağdan daha zararlıdır.

Yemeklerinizi kızartma ve kavurma yerine ızgara, haşlama, buğulama şeklinde pişiriniz.

Yağsız tavuk, balık ve hindi etini tercih ediniz.

Hazır yiyeceklerde yağ, tuz ve şeker oranı yüksektir. Olabildiğince uzak durunuz. İşlenmiş gıdalar yerine mümkün olduğunca doğal gıdaları tercih ediniz.

Yumurta besleyici ve tok tutan bir gıdadır. Günde bir adet yumurta yiyebilirsiniz.

Tuzu mümkün olduğu kadar azaltınız. Yiyeceklere tuz atmamaya çalışınız. 

Diyetinize yardımcı olarak verilen kolesterol düşürücü ilacınızı ihmal etmeyiniz. 

Alkol kullanabilir miyim?

Alkolün kalbe hiç bir yararı yoktur. Az  miktarda alınan alkollü içkiler kalp sağlığını doğrudan etkilemez, fakat alkol önemli bir kalori kaynağı olduğundan yağlanmaya yol açar. Bu da kalp sağlığı için iyi değildir. Sürekli kullanılması gereken bazı ilaçların, özellikle ağrı kesici ve kan sulandırıcıların etkisi alkolle artmaktadır. Bu nedenle ilaç kullanırken alkol almak sakıncalıdır.  

İyileşmemi hızlandıracak egzersizler var mı?

Ameliyattan sonra göğüs, sırt ve omuzlarınızda ağrılar olabilir. Bu ağrıları hafifletmek ve ameliyat sırasında gerginleşen kasları yumuşatmak için aşağıdaki egzersizleri günde iki kez yapınız. Bu hareketleri önerilen şekilde ve düzenli olarak yaptığınızda daha az ağrı kesiciye ihtiyaç duyacak ve kendinizi daha zinde hissedeceksiniz.

Omuz egzersizleri: Bir sandalyeye oturun, omuzlarınızı önce öne sonra arkaya doğru çevirmek suretiyle büyük daireler yapın.

Kol egzersizleri: Ayakta durun, her iki kolunuzu avuç içleri yukarı bakacak şekilde yana açın. Ellerinizi başınızın üzerine değdirip tekrar yana açın. Bu hareketi on kez tekrarlayın.

Nefes alma egzersizleri: Nefes alırken kaburga hareketlerinizi hissetmek için ellerinizi göğsünüzün iki yanına koyun. Derin bir nefes verin ve ardından ciğerlerinizi tam olarak dolduracak şekilde nefes alın. Nefesinizi tutun, içinizden üçe kadar saydıktan sonra nefes verin. Bu hareketi beş kez tekrarlayın.

Egzersiz sırasında nefes darlığı, şiddetli göğüs ağrısı ya da bitkinlik hissederseniz egzersize son verin. Hareketleri yaparken doktorunuzun önerdiği tur ve sayıyı aşmayın.

Taburcu olduktan sonra önce evin içinde, daha sonra ev dışında yürüyüşler yapın. Yokuş çıkmak düz yolda yürümeye göre daha yorucudur. Bu nedenle olabildiğince düz yolda yürüyün. 

Yürüyüş mesafesini ve hızını zaman içinde artırın. Yürüdüğünüz uzaklığı her gün 50 metre artırarak bir ay içinde günlük 1,5 -2 km yürüyüş mesafesine ulaşabilirsiniz. Orta hızda yürüyüş kalbiniz için en iyi spordur.

Çok soğuk ve sıcak havada, şiddetli rüzgar veya yağışta, hava kirliliği durumunda yürüyüşünüzü evde yapın. 

İlaç tedavim nasıl olacak?

Koroner bypass ameliyatından sonra sağlığınızı korumak için bazı ilaçları sürekli olarak kullanmanız gerekecektir. Bunların bir kısmı ameliyattan önce de kullandığınız ilaçlardır, diğer bir kısmı ise ameliyattan en yüksek yararı görmeniz için gerekli olan ilaçlardır. 

Hastaneden taburcu olurken size ameliyat sonrası yaşamınızda kılavuz olmak üzere bir kitapçık verilecektir. Bu kitapçığın en sonunda taburcu olduktan sonra kullanacağınız ilaçların adları, günde kaç kez ve kaç tane kullanılacakları, kullanım saatleri yazılmış olacaktır. Bu tabloyu dikkatle inceleyerek uygulayınız ya da tedavinizle ilgilenen yakınlarınızdan ilaçlarınızı bu tabloya göre vermelerini isteyiniz. 

Taburcu olurken  sürekli kullanacağınız ilaçlar için rapor düzenlenmişse; raporu kaybetmeyiniz ve ilaçlarınız bitmeden bir kaç gün önce eczaneye giderek yenilerini alınız. 

Doktorunuzun bilgisi olmadan kullandığınız ilacın dozunu artırmayın, azaltmayın ya da kesmeyiniz. İlacınızın bir dozunu almayı unutursanız ikinci dozun zamanı geldiğinde çift doz almayınız. Reçetenizde yazılı ilaçları başkalarına kullandırmayınız. Aşağıdaki belirtilerden her hangi biri  ortaya çıkarsa derhal doktorunuzla görüşünüz;

Nefes almada güçlük,

Kalp atışlarında düzensizlik

Yüksek ateş

İshal

Sarılık

Baş dönmesi

Vücutta yaygın morluklar

Burun veya idrar yolu kanaması

Ciltte döküntüler

Bulantı, kusma

Şiddetli baş ağrısı

Doktorunuzun verdiği ilaçlar dışında ilaç kullanmayınız. Başka bir rahatsızlık nedeniyle doktora başvuracak olursanız bu kitapçığı ve kullanmakta olduğunuz ilaçları doktora gösteriniz. 

Kalp ameliyatından sonra vücudunuzdaki kan miktarı ameliyat öncesi değere göre biraz azalmış olacaktır; bu kalbinizin yorulmadan çalışması için özellikle istediğimiz bir durumdur. Birkaç ay içinde vücudunuzdaki kan miktarı yavaş yavaş artacaktır. Ameliyattan sonra kan hemoglobin değerinin 9-10 mg/dL olması yeterlidir.

Grip aşısı

Son bilimsel veriler, grip aşısı yaptıran kişilerde kalp krizi riskinin azaldığını düşündürmektedir. Kalp ameliyatı geçirmiş hastalarımızın her yıl sonbahar aylarında o yıl için üretilmiş yeni grip aşısını yaptırmasını öneriyoruz.

Burada yazılı olmayanlar:

Bu bilgilendirme kılavuzunda koroner bypass ameliyatı ve ameliyattan sonra karşılaşabileceğiniz durumlar özetlenmiş ve nasıl davranmanız gerektiği genel ifadelerle açıklanmıştır. 

Doğal olarak bu kılavuzda akla gelebilecek her sorunun karşılığının bulunması mümkün değildir. Nasıl davranacağınıza karar veremediğinizde şu iki öneri size yol gösterecektir.

Doktorunuzun size açıkça yasakladıklarından kaçınınız.

Doktorunuzun size yasaklamadıklarını kendi düşünceniz veya yakınlarınızın önerisi ile siz kendinize yasaklamayınız.

Bu kılavuzda cevabını bulamadığınız bir sorunuz olduğunda doktorunuzu aramaktan çekinmeyiniz. Doktorunuz ameliyatta bile olsa telefona çıkacak görevliler sorunuzu iletecek ve doktorunuzun önerilerini size aktaracaklardır.  

Ne zaman kontrole geleceğim?

Taburcu olurken size ilk kontrol randevunuz verilecektir. Bu kontrol genellikle ameliyattan 7-10 gün sonra yapılır. Kontrolünüzden sonra cerrahınız sizi uzun süreli takip için bir kalp hastalıkları uzmanına (kardiyolog) yönlendirecektir.

Bu Sayfayı Sosyal Ağda Paylaş

Multimedya

Hastalarımızdan Gelen Mesajlar